204 s, s/b resimler, Türkçe.
Türkiye'de 1920'li yıllarda başlayan devletin ulusallaştırılması süreci ulusal kalkınma ve modernleşmeyi hedefleyen reformlarla sürdürülmüştür, imparatorluk döneminin ümmet
anlayışından ulus anlayışına geçilirken dinsel kimlik yerine ulus kimliğine vurgu yapılmış, bu noktada kültürel yaşamın dönüşümü yeni tip bireyin yaratılması yolunda zorunlu hale gelmiştir. Dönemin örgün eğitime dair politikaları modern bireyi yaratmayı hedeflerken halk eğitimi yoluyla da bu yeni kimlik yaygınlaştırılmaya çalışılmıştır.
1932-1951 yılları arasında faaliyet gösteren halkevleri dönemin en kapsamlı ve yaygın halk eğitimi kurumları olarak kültürel yaşamın dönüştürülmesine ve modernleştirilmesine benzersiz katkılar yapmışlardır. Ülkenin çeşitli yerlerinde kurulan ve kültürü ve sanatı halkın gündelik yaşamının ayrılmaz parçası yaparak bireysel ve toplumsal aydınlanmayı sağlayan Halkevleri içinde en önemlilerinden biri de Kadıköy Halkevi'dir. Halkevlerinin, özel olarak da Kadıköy Halkcvi'nin çalışmalarını titizlikle ve belgelere dayanarak inceleyen "Devrimin Kültür Fidanlığı" adlı bu yapıt Türk Devrimiyle hedeflenen birey ve toplum modelini Kadıköy Halkevi özelinde somut olarak incelemektedir. Bu inceleme aynı zamanda Atatürk'ün Halkevi çalışmalarının sonucu olarak oluşturulmasını beklediği "siyasi düşünce ve inançlarını bırakıp herkese ve her samimi düşünceye karşı muhabbet ve hürmet besleyen iyi ve medeni birer yurttaş kimliği"nin yaratılışını gözler önüne sermektedir.